Epilepsim var, nasıl tedavi edilmeliyim?
Epilepside Tedavi Yöntemleri
Epilepside İlaç tedavisi
Epilepsi hastalarının pek çoğunda, uygun şekilde kullanılan tek bir antiepileptik ilaçla nöbetler kontrol altına alınır (hastaların yaklaşık %70’i). Kalan hastaların da nöbet sıklığı ve şiddeti azalır. Ancak %25 kadar hastada ilaca direnç vardır ve nöbet kontrolü yeterince sağlanamaz. Bu tür nöbetleri olan, ayda 2’den çok nöbet geçiren hastalar dirençli epilepsi olarak adlandırılır. İlaçla nöbetleri kontrol altına alınan epileptik çocukların yarısından çoğu daha sonra ilaçlar kesildikten sonra da yaşamlarını nöbetsiz olarak sürdürürler. Erişkinlerin çoğuda 2 veya 3 yıl ilaç tedavisi sonucu nöbetsiz kalabilirler.
Hekim için doğru tedavi, doğru ilaç seçimi ve doz ayarlaması her zaman çok kolay olmayabilir. Doktora ilk başvurunuzda olasılıkla size tek bir epilepsi ilacı yazacak, daha sonra nöbet kontrolüne göre bu ilacın dozunu artırabilecektir. Şayet yeterince başarı elde edemezse size ikinci bir ilacı ilave etmeyi önerebilecektir.
Tedavinizi yürüten nöroloji hekimi, nöbetlerinizi öncelikle ilaçla tedavi etmek isteyecektir. Şayet başarızılık varsa ve siz epilepsi tipi ve şiddeti yönünden uygun bir hasta iseniz size alternatif tedavi yöntemlerini önerebilecektir.
Epilepsi ilaç tedavisi ile çoğu ilaçta bazı yan etkiler oluşabilmektedir. Bu yan etkiler kişiden kişiye değişkenlik gösterebilir. İlaç tedavisine bağlı bu yan etkiler: yorgunluk, baş dönmesi, denge bozukluğu, ellerde titreme, kilo alma, kilo verme, kemik yoğunluğunda azalma, ciltte kızarıklık, allerji, konuşma zorluğu, kelime bulmakta zorluk olabilir. Bu yan etkiler esasında çoğunlukla ilacın dozu ile ilşkilidir, doz azaltıldığında yan etkiler azalabilir veya kaybolabilir. Ancak nadiren ilaca bağlı şiddetli yan etkiler de oluşabilir. Bunlar karaciğer yetmezliği, pankreasta hasar, depresyon veya intihar düşünceleri, kemik iliğinde şiddetli baskılanma olabilir. İster hafif ister şiddetli olsun oluşabilecek yan etkiler tedavinin herhangi bir döneminde ortaya çıkabilir. Bu yan etkiler ortaya çıkarsa hekiminize mutlaka bildirmelisiniz. Epilepsi hastaları yalnızca nöbetlerinin kontrolü için değil ilaca ait oluşabilecek yan etkiler nedeniyle de nöroloji uzmanına belirli aralıklarla gitmelidir. İlaçlardan bazılarında, karaciğer fonksiyon testleri, hemogram gibi bazı kan tetkikleri periyodik olarak yapılmalıdır.
İyi bir nöbet kontrolü sağlanması için hasta olarak size düşen görevler de vardır:
- -İlaçlarınızı doktorunuzun size tarif ettiği şekilde alın, kendinize gore tedavide değişiklik yapmayın.
- -Eğer ilacınızın muadilini (eşdeğer) aldıysanız veya bazı bitkisel ilaçlar ek olarak kullanmayı düşünüyorsanız doktorunuzla bu durumu paylaşın.
- -Doktorunuza haber vermeden asla tedavinizi bırakmayın
- -Eğer depresyon veya ruh halinizde ciddi değişiklikler varsa doktorunuza hemen haber verin.
Yeni epilepsi tanısı konmuş hastaların en az yarısı kullanılan ilk ilaçla nöbetsiz kalmaktadır. Eğer kullanılan tedavi yeterli bir etkinlik sağlamamışsa doktorunuz size ilaç dışı cerrahi veya diğer tedavileri önerebilir. İlaç kullanmadan bu tedavilerin peşine düşmeniz uygun değildir. Bu konuda da doktorunuza danışın.
Şimdi epilepsinin ilaç dışı tedavileri hakkında biraz bilgi verelim.
Epilepsi cerrahisi
Epilepsi cerrahisi yalnızca bazı epilepsi türlerinde yapılabilir. Ya da başka bir deyişle her epilepsi hastası cerrahi adayı değildir. Bir epilepsi hastasının cerrahi adayı olup olmadığına mutlaka epilepsi konusunda deneyimli nir nörolog karar vermelidir. Eğer nöroloji uzmanı epilepsinin kaynaklandığı beyin alanını net bir şekilde tesbit edebilirse ve bu alan sınırlı ve konuşma, lisan, işitme gibi önemli beyin alanlarına çok yakın veya doğrudan o bölgede değilse cerrahi adayı olabilirsiniz.
Epilepsi cerrahisinde değişik ameliyat yöntemleri vardır. Doğrudan epilepsiden sorumlu alanın çıkarılması aslında esas hedeftir. Ancak bunun bir şekilde yapılamadığı durumlarda epilepsinin yayılmasını engellemek için beynin başka bölgelerine de müdahale yapılabilir.
Epilepsi cerrahisinden sonra ilaç tedavisi genellikle kesilmez. Dozu veya sayısı azaltılarak devam edilir.
Epilepsi cerrahisi çok iyi bir merkezde yapılamsı gerekn önemli bir tedavi sürecidir. Bu merkezde operasyon öncesi riskler belirlenir. Hasta ile olası riskler konuşularak operasyon kararı birlikte verilir
Diğer tedavi yöntemleri
Vagal sinir stimulasyonu (VNS):
Bu uygulalama, boyunda solda bulunan nervus vagus adı verilen sinirin etrafına dolanan bir tel sargı ve tel sargı üzerine elektrik akımı gönderen kalp pili benzeri bir stimülatör, siniri elektriksel olarak uyararak epilepsi nöbetlerinin kontrolünde etkili olur. Bu elektriksel uyarının nöbetleri nasıl engellediği bilinmemektedir. Bu cihaz ile nöbet sıklığı %30-40 oranında azaltılabilir. Bu yöntemin uygulandığı hastalarda da antiepileptik ialç tedavisi kesilmez, ek olarak VNS uygulanır. Uygulamaya bağlı ses kısıklığı, göğüs ağrısı, öksürük , soluk lamada kesiklik, pilin olduğu yerde veya boyunda batma hissi ve kas ağrısı yan etki olabilir, ancak bunların çoğu hastada tedaviyi bırakacak kadar şiddetli değildir.
Transkaniyel manyetik stimülasyon tedavisi
Epileptik odak üzerine yavaş frekanslı manyetik dalgaların uygulanması ile özellikle parsiyel epilepsi denen türde önemli başarılar elde edildiği tıp kaynaklarında giderek artan güvenilir araştırmalar ile bildirilmektedir. Bu uyarımlar 1 Hz frekans ile epileptik odağın olduğu beyin alanına, haftada 5 gün, günde 20 dakikalık seanslar halinde toplam 4 hafta uygulanır. Bazı kaynaklarda nöbet sıklığının %70’lere varan oranda azaltılabilediği söylenmektedir. Bizim de dirinçli epilepsisi bulunan ve ayda en az 10 nöbet geçiren 8 epilepsi hastasında deneyimimiz vardır ve sonuçlarımız gerçekten yüz güldürücüdür. Bu 8 hastadan 7′ sinde nöbet sıklığında %50 den fazla bir azalma sağlanmıştır. Uygulama öncesi EEG ile belirlenen epilepsi odağının üzerine, eğer 2 ayrı beyin küresinde de epileptik odak varsa ikisi arasında orta bir noktaya uygulama yapılmıştır. Özellikle tıbbi tedavi ile kontrol edilememiş fokal epilepsi statuslarında başarı daha dikkat çekicidir. Bu türden iki hastada status denen hiç bitmeyen motor nöbetlerin durdurulması başarılmıştır. Ancak yine de unutulmaması gereken bu tedavinin oldukça yeni olduğu ve henüz tedavi rehberlerinde yerini almamış olduğudur. Bu tedavinin uygulama sonrası hafif başağrısı dışında kayda değer bir yan etkisi yoktur. Ancak ardışık TMS’nin nöbetlere yol açabilme olasılığı nedeni ile TMS konusunda deneyimli, bir nöroloji uzmanının bulunduğu bir merkezde yapılması gerekir.
Ketojenik diyet
Epilepsili bazı çocuk hastalarda ketojenik diyet adı verilen yüksek oranda yağ, düşük karbonhidrat içeren sıkı bir diyet ile nöbetler azaltılabilir. Bu diyette hasta normalde enerji kaynağı olarak kullanılan karbonhidrat yerine diyetle alınan yağları yakar. Bazı epileptik çocuk hastalarda bu diyet ile nöbetsizlik bildirilmiştir.
Bu tedavi uygulamasında en önemli nokta diyetin asla bozulmamasıdır. Çünkü yapılan ufak kaçamaklar tedavinin etkisini tamamen bozabilir. Bu tedavide yan etkiler; su kaybı, kabızlık, büyümede gecikme, beslenme yetersizlikleri, kanda ürik asit yükselmesi ve böbrek taşı oluşumunun kolaylaşmasıdır. Bu yan etkiler çok sık görülmez ancak yine de hekim tarafından yakından izlenmelidir.